Alloblast; Cildimiz, yıllar geçtikçe desteğimize daha fazla ihtiyaç duyar çünkü geride bıraktığımız her yeni bir yılda cildimiz hücresel düzeyde birçok değişikliğe maruz kalır; yaşlanır. Bu nedenle yıllar geçtikçe daha iyi beslenmemizin, daha fazla spor yapmamızın, daha fazla su tüketmemizin, sigara ve alkol kullanımını kısıtlamamızın önemi artar.
Yıllar geçtikçe cildimiz, ihtiyaçlarını karşılamada zorlanır ve daha fazla ilgiye ve bir nevi “beslenmeye” ihtiyaç duyar. Neden mi? 30’lu yaşlar kadar canlı, parlak ve sağlıklı görüntüsüyle dikkat çekici olan cildimiz 30’lu yaşlardan itibaren cildimizdeki kollajen üretiminin azalmaya başlamasıyla giderek solar.
40’lı yaşlara geldiğimizde ise eğer dışarıdan müdahaleler ile desteklenmediyse cildimiz yer çekiminin karşı konulamaz gücüne yenik düşmeye ve bizleri de yaşlı, yorgun göstermete başlar. Bu yaşlardan itibaren kollajen üretimini tetiklemek, cildimize hem yüzeysel hem de hücresel düzeyde destek vermek elimizdedir.
Günümüz medikal teknolojileri, artık öyle bir boyuta geldi ki sadece anlık olarak daha iyi görünmemizi sağlamıyor, yapılan küçük enjeksiyonlarla uzun yıllara dayanan bir güzellik ve sağlık sunuyor. Artık sadece enerji bazlı cihazlarla cildimizdeki fibroblast hücrelerini tetikleyip cildimizin kollajen üretimini artırmıyoruz, alloblast tedavileri ile cildimizi adeta hücresel düzeyde yeniliyoruz.
Kök hücre tedavileri eminiz ki birçoğunuzun pek de yabancı olmadığı bir konudur. Öyle ki kök hücre tedavileri geçtiğimiz yıllarda cilt tedavilerinden ziyade özellikle ağır hastalıkların tedavisinde kullanılıyor ve başarılı sonuçlar elde ediliyordu.
Bugün tıbbın geldiği noktada kök hücre tedavileri artık yaşlanmayı geciktirici tedaviler olarak da karşımıza çıkmaya başladı. Tabii bu durum, bazı çevreler tarafından farklı algınlansa ve hoş karşılanmasa da rahatlıkla söyleyebiliriz ki günümüzde kök hücre tedavileri ile yapılan yaşlanmayı geciktirici uygulamaların tamamı hem yasal hem de etik çerçevede gerçekleştirilmekte ve insan sağlığını en iyiye taşımayı amaçlamaktadır. Bununla birlikte anti-aging kapsamında yapılan kök hücre tedavilerinin hem FDA hem de ülkemizde Sağlık Bakanlığı onaylı şekilde yapıldığı bilinmelidir.
Dolayısıyla bugün yaşlanmanızı geciktirmek ve güzel yaş almak istiyorsanız siz de detaylı bir konsültasyon muayenesi sonrasında ihtiyaç duyduğunuz tedavi ve bakımı gönül rahatlığıyla alabilir, yeni yılları kendinizin en iyi versiyonu ile karşılayabilirsiniz.
Alloblast bir enjeksiyon tedavisidir. Yenidoğanların sünnet derisinden elde edilen kök hücreler, laboratuvar ortamında özel bir işlemden geçirilerek çoğaltılır. Akabinde hastaların ihtiyaç duyduğu bölgeye enjekte edilir. Bu işlemde kullanılan kök hücreler veya bir diğer adıyla allojenik fibroblast hücreler, tamamen güvenli şekilde elde edilir ve klinik ortamda yine güvenli bir şekilde hastalara enjekte edilir.
Biyomühendislik teknikleri kullanılarak çoğaltılan fibroblast kök hücreleri sayesinde küçük bir enjeksiyon işlemiyle büyük ve uzun soluklu değişimler sağlanabilmektedir.
Alloblast hücreleri, bir nevi vücuttaki cevherdir diyebiliriz. Sayısızca bölünebilme özelliğine sahip bu hücreler, iyileşme sağlanmak istenen yere enjekte edildiğinde oradaki doku ve hücrelerin özelliklerini kopyalar, bir nevi oradaki hücrelere dönüşür.
Vücuttaki dokuların iyileşmesinde ve tedavisinde kullanılan alloblast hücreler, son derece güvenlidir.
Alloblast Kök Hücre Tedavisi Ne Kadar Sürer? Alloblast kök hücre tedavisi tek bir seans olarak uygulanır ve danışanlarımızın doktoru tarafından belirlenen bölgeye uygulanır. Bir kez yapıldıktan sonra istenen sonuç elde edilir.
Alloblast kök hücre tedavisi, ciltte hücresel düzeyde iyileşme sağlayan bir uygulamadır. Doku iyileşmelerinde etkili olan Alloblast tedavisi; özellikle son yıllarda ameliyatsız cilt germe ve cilt gençleştirme tedavilerine sıklıkla başvurulan uygulamalardan biridir.
Tedavide kullanılan kök hücrelerin enjekte edildikleri yerlerde dokuları taklit edebilmesi sayesinde başarılı sonuçlar alınan Alloblast tedavisi; ciltte daha gergin ve daha genç bir görünüm yakalamamıza yardımcı olurken aynı zamanda başta akne izleri olmak üzere cilt lekelerini de gidermektedir.